Sonbahar geldi ve tıpkı yaprakların değişmesi gibi, cilt bakım rutininiz de bir değişikliğe ihtiyaç duyabilir. Bu mevsimin yazın kavurucu zorluklarından kurtulmanızı sağlayacağını beklerken, daha soğuk hava ve değişen çevre koşulları kendi sorunlarını da beraberinde getirebilir. Bazen, sıcaktan soğuğa geçiş sert olabilir ve egzama ve sedef hastalığı gibi cilt rahatsızlıkları olan kişilerde bir alevlenme görülebilir.
Cilt bakım rutininiz mevsimlere göre değişmeli mi?
Hava soğudukça ve nem seviyeleri düştükçe cildiniz daha kuru hale gelebilir ve bu da daha fazla nemlendirici ürünlere geçmenizi gerektirebilir. Ayrıca, iç mekan ısıtmasını da açmanız ve cildinizi daha fazla kurutmanız daha olasıdır.
Azaltılmış güneş maruziyeti, daha az güneş korumasına ihtiyaç duyabileceğiniz anlamına gelir, ancak güneş saklandığı için SPF’nizi bir kenara itmemeniz yine de önemlidir!
Yazın cildimiz aşırı terleme ve yağ üretiminin kaygan bir eğimidir, bu da sürekli yeniden uygulama anlamına gelir.
Ancak sonbaharda cildiniz daha ağır cilt bakımı katmanları almaya hazırdır, bu da size leke giderme, cilt onarımı ve nemlendirmeye odaklanma fırsatı verir.
Bu sonbaharda yapacağınız birkaç cilt bakımı değişiklikleri;
- Daha nazik asitler ve retinoidler kullanın
Sonbahar geldiğinde cildiniz daha kuru ve hassas hale gelme eğilimindedir. Mantıksız görünse de, peelingi tamamen unutmayın. Bunun yerine, olası tahrişi önlemek için yaklaşımınızı daha nazik olacak şekilde ayarlayın.
Fiziksel peelingleri, sıkı, pullu cildi etkili bir şekilde tedavi edebilen ve nem tutmayı artıran kimyasal peelinglerle değiştirin. Glukonolakton, laktobiyonik ve galaktoz asit gibi PHA’lar gibi en hafif seçenekle başlamayı düşünün.
Sadece kuruluk ve hassasiyetle mücadeleye yardımcı olmakla kalmayacak, aynı zamanda daha parlak bir cilt sağlayarak o kalıcı yaz güneş lekeleri üzerinde de sihrini gösterebilir. - Nemlendirici, balsam veya yağ temizleyiciye geçin!
Sonbahar cilt bakım rutininizde nemlendirici, balsam veya yağ temizleyici kullanmak birçok avantaj sunar. Mevsim daha soğuk havalara doğru geçiş yaparken, bu temizleyiciler cilde derinlemesine nem sağlar, makyajı ve kirleri etkili bir şekilde temizler ve cilde nazik davranır.
Cildin doğal bariyerini korumaya yardımcı olurlar, bu da nem tutma ve çevresel stres faktörlerine karşı koruma açısından önemlidir.
Bu yaklaşım sadece parlak bir cilt görünümüne katkıda bulunmakla kalmaz, aynı zamanda tahriş riskini de azaltır ve özellikle sonbahar aylarında hassas veya kuru ciltler için uygundur. - Yağlı veya akneye meyilli bir cildiniz varsa, temizleyicinizin komedojenik olmadığından emin olun, yani gözeneklerinizi tıkamayacak ve mevcut akneye neden olmayacak veya mevcut akneyi kötüleştirmeyecektir.
Nemlendirici yüz maskeleri
Yüz maskeleri, genellikle daha soğuk havalarda görülen kurulukla mücadele ederek temel nemlendirmeyi sağlar.
Vitaminler, antioksidanlar ve bitkisel özlerle zenginleştirilmiş olup, çevresel stres faktörlerine karşı koruma sağlayarak ve parlak bir cilt sağlayarak cilt onarımını ve gençleşmesini destekler.
Yüz maskeleri ayrıca sonbahar aylarında zayıflayabilen cildin doğal bariyerini güçlendirebilir. Eksfoliasyon ve aydınlatma faydaları sunarak donukluk ve düzensiz dokuyu giderir.
- Nemlendirici aramaya başlayın!
Rutin rutininize bir nemlendirici eklemek cildiniz için oyunun kurallarını değiştirebilir. Hava soğudukça, iç mekan ısıtma sistemleri havadaki nemi alabilir ve bu da kuru ve susuz kalmış bir cilde yol açabilir.
Nemlendirici, optimum nem seviyelerini koruyarak cildinizin kurumasını önlemeye yardımcı olur ve kuruluk, pullanma ve tahriş riskini azaltır.
Ayrıca kuru ortamlarda kötüleşme eğiliminde olan egzama gibi cilt rahatsızlıklarını da yatıştırabilir. Ek olarak, nemli hava daha rahat bir uykuyu teşvik ederek cildinizin gece boyunca gençleşmesini sağlar.
- El kremi bulundurun
Sonbaharda el kremi kullanmak sağlıklı ve rahat ellere sahip olmak için çok önemlidir. Hava soğudukça ve nem düştükçe kuru, çatlamış ve çatlak cilt riski önemli ölçüde artar.
El kremi, pürüzlülüğü ve rahatsızlığı önleyerek hayati bir nem kaynağı görevi görür. Soğuk rüzgarlar ve düşük sıcaklıklar gibi sert çevre koşullarına karşı koruyucu bir bariyer görevi görür.
Ek olarak, el kreminin düzenli uygulanması egzama gibi cilt sorunlarının önlenmesine, erken yaşlanma belirtileriyle mücadeleye ve tırnak ve tırnak etlerinin güçlendirilmesine yardımcı olabilir.
Soğuk algınlığı ve grip mevsimi yaklaşırken, muhtemelen ellerinizi daha fazla yıkıyorsunuz ve bu da onları kurutuyor. Bu nedenle, çantanızda veya masanızda bir el kremi bulundurmanız şart! - Çatlamış topuklarınıza baskı yapın
Yazın, çoğu insan sandalet gibi açık ayakkabılar giymeyi tercih eder. Ancak, topuklarınız dış etkenlere maruz kaldığında, sonbahar geldiğinde kuruyabilir ve çatlayabilir. Kuru cildi gidermek için ayaklarınızı nazikçe eksfoliye ederek ve ıslatarak başlayın. Shea yağı gibi içeriklere sahip bir nemlendirici krem uygulayın ve nemi hapsetmek için çorap giyin.
Nemli kalmak ve açık ayakkabı giymekten kaçınmak iyileşme sürecinde önemli adımlardır. Ek destek ve yastıklama için topuk kapları kullanmayı düşünün. Yumuşak, çatlaksız topukları korumak için tutarlılık önemlidir, ancak sorun devam ederse bir ayak hastalıkları uzmanından veya dermatologdan profesyonel tavsiye almak önerilir. Yapraklar dökülüyor, ancak cilt bakım rutininizin de düşmesine izin vermeyin!
Rutininizi nemlendirmeye, korumaya ve nazik bakıma odaklanacak şekilde oluşturun. Cildinizi sonbahar boyunca parlak ve esnek tutmak için nemli kalmayı, SPF kullanmayı ve besleyici ürünler seçmeyi unutmayın.
Bizi Instagram'dan takip edebilirsiniz.